İngilizce Sözlük

All | # A B C D E F G H I J K L M N O P Q R S T U V W X Y Z | Submit a name
There are currently 251 names in this directory beginning with the letter Q.
quack
ördek sesi, vak, yalancı doktor, şarlatan

quackery
şarlatanlık

quad
avlu, bahçe, dört ayaklı hayvan, dördüz

quadrable
karesi alınır

quadragenarian
kırk yaşında (kimse), kırklık

quadrangle
avlu, bahçe, dörtgen

quadrangular
dörtgenel, dört köşeli

quadrant
çeyrek daire, açıölçer

quadrantal point
arayön

quadraphonic
(ses) dört arnalı, kuadrofonik

quadraphony
kuadrofoni

quadrat
katrat

quadrate
dört köşeli, kare, dört köşeli

quadratic
dörtgen gibi, ikinci dereceden

quadrature
dörtlük, kareleştirme, kareleme

quadrennial
dört yılda bir olan, dört yıl süren

quadri-
(önek) dört

quadriceps
dörtbaşlı kas

quadrifid
dört parçalı

quadrilateral
dörtgen

quadrillion
katrilyon

quadrinomial
dört terimli

quadrivalent
dört değerli

quadroon
zenci melezi

quadrophonic
kuadrofonik

quadrophony
kuadrofoni

quadruped
dört ayaklı hayvan

quadruple
dörtle çarpmak, dört katı olmak, dört kat büyük olmak, dörtlü, dört katı

quadruplet
dördüz

quadruplex
dört katlı

quadruplicate
dört misli, dörtle çarpmak, dört misli artırmak

quadrupole
kuadrupol

quaff
kana kana içmek

quag
bataklık

quagga
yaban eşeği

quaggy
bataklık gibi

quagmire
bataklık

quail
bıldırcın, korkudan sinmek, ürkmek, titremek

quaint
(eski olduğu için) ilginç, çekici, değişik

quaintness
ilginçlik, değişiklik, tuhaflık

quake
titremek, sallanmak, deprem

quake in one's boots
ödü kopmak, korkudan tir tir titremek

qualifiable
düzeltilebilir, değiştirilebilir

qualification
nitelendirme, niteleme, nitelik, özellik, yeterlik, vasıf, şart, sınırlama, vasıf

qualificative
niteleyici

qualificative adjective
niteleme sıfatı

qualified
nitelikli, kalifiye, vasıflı, şartlı, sınırlı

qualified acceptance
şartlı kabul

qualify
hak kazanmak, yeterli olmak, kalifiye olmak, hak kazandırmak, yeterli kılmak, kalifiye etmek, sınırlandırmak, değiştirmek

qualifying examination
eleme sınavı

qualifying round
saylav turu

qualitative
nitel

qualitative adjective
niteleme sıfatı

qualitative adjectives
nicelik sıfatları

qualitative analysis
nitel çözümleme

quality
nitelik, kalite, vasıf, özellik

quality assurance
kalite sigortası

quality control
kalite kontrolü

quality engineering
kalite mühendisliği

quality factor
kalite faktörü

qualm
mide bulantısı, kuşku, kaygı, huzursuzluk, endişe, kuruntu

qualmish
mide bulandırıcı

quandary
kararsızlık

quantify
(miktar) ölçmek

quantitative
nicel

quantitative analysis
nicel çözümleme

quantitative pronoun
nicelik zamiri

quantity
nicelik,kemiyet,miktar

quantity buyer
toptancı

quantity of electricity
çıngı miktarı

quantity of heat
ısı miktarı

quantity production
seri üretim

quantity purchase
büyük miktarda alım

quantization
kuvantumlama, nicemleme

quantize
nicelendirmek, niceliklerini bulmak

quantor
niceleyici

quantum
kuvantum, kemiyet, yeterli miktar, güç birimi

quantum energy
kuvantum enerjisi

quantum mechanics
kuvantum mekaniği

quantum number
kuvantum sayısı

quantum optics
kuvantum optiği

quantum physics
kuvantum fiziği

quantum state
kuvantum hali, nicem hali

quantum statistics
kuvantum istatistiği

quantum theory
kuvantum teorisi, nicemler kuramı

quarantine
karantina, karantinaya almak

quarantine anchorage
karantina limanı

quarrel
kavga,dalaşma,atışma,çekişme,nifak,bozuşma,adavet,kavga sebebi,dava için bahane,adavet için bahane,anlaşmazlık,ihtilaf,şişe doğramak için elmas,şişekesen elmas,ağızlamak,çırpışmak,dava salmak,kavga etmek,kapışmak,çekişmek,savaşmak,dalaşmak,deyişmek,eğişmek,sövüşmek,sözleşmek,dilleşmek,mübahase etmek,atışmak,bozuşmak,bahane aktarmak

quarrel with one's bread and butter
ekmek parası ile oynamak

quarrelsome
kavgacı

quarry
ay, taş ocağı

quarrystone
ocak taşı

quart
galon'un dörtte biri, kuart

quartan
dört günde bir olan

quarter
çeyrek, çeyrek sögen, üç aylık süre, sent, çeyrek dolar, dörde bölmek, (kışlaya) yerleştirmek, oturtmak, dört bir yan, mahalle, semt, bölge, aman, ç, ask.kışla, konak

quarter wave
çeyrek dalga

quarter-turn
çeyrek dönüş

quarterage
üç aylık vergin

quarterdeck
subaylara mahsus güverte

quarterfinal
çeyrek final

quarterly
üç ayda bir olan, üç aylık

quartermaster
levazım subayı, serdümen

quartermaster-officer
levazım subayı

quarters
kışla, konak

quartet
dörtlü, kuartet

quartic
dördüncü dereceden, dörtlenik

quartile
kartil

quarto
dört yapraklı forma

quartz
kuvars

quartz crystal
kuvars kristali

quartz filter
kuvars filtre

quartz glass
kuvarslı cam, kuvars camı

quartz lamp
kuvars lambası

quartz powder
kuvars tozu

quartziferous
kuvarslı

quartzite
kuvarsit

quash
feshetmek, iptal etmek, kaldırmak, bastırmak, dizginlemek

quasi
sanki, güya, diyesin

quasi official
yarı resmi

quasi-
(önek) benzeri, hemen hemen, yarı, sanki

Quaternary
kuaterner, dördüncü çağ

quaternion
kuaterniyon, dördey

quatrain
dört dizelik şiir, dörtlük

quatrefoil
dört parçalı yaprak

quaver
ses titreterek söylemek, tril yapmak, titrek sesle söylemek, titreme, sesi titretme, tril

quay
rıhtım

quayage
rıhtım resmi, iskele parası

quean
edepsiz kız, oynak kız

queasiness
mide bulanması

queasy
midesi bulanmış,kusacak halde,hassas,aşırı titiz,iratçıl,müşkülpesent

queen
kraliçe, (iskambil) kız, dam, (satranç) vezir, ibne

queen bee
arıbeyi

queen dowager
ölmüş kralın dul eşi

queen mother
ana kraliçe

queer
acayip, tuhaf, garip, kaçık, üşütük, ibne, bozmak, mahvetmek

queer sb's pitch
birinin işini sekteye uğratmak

queerness
tuhaflık, keyifsizlik

quell
bastırmak, ezmek, önünü almak

quench
söndürmek, dindirmek, yatıştırmak, (susuzluk/vb.) gidermek

quencher
söndürücü

quenching
söndürme, suverme

quennly
kraliçe gibi

quercetin
(boya) kuersetin

quern
el değirmeni

querulous
yakınan, şikayet eden, söylenen, mızmız, dırdırcı

querulousness
mızmızlık

query
sorgu, soru, kuşku, şüphe, sormak, sorguya çekmek, soruşturmak, -den kuşkulanmak, (yazıda anlaşılmayan bir ifadenin yanına) soru işareti koymak

query station
sorgulama istasyonu

quest
aramak,aktarmak,araştırmak,arayış,macera,tahkik,tetkik,arama,araştırma,soruşturma

question
soru, sorgu, konu, sorun, mesele, problem, kuşku, şüphe, sorguya çekmek, kuşkulanmak, şüphelenmek, - den şüphe etmek

question mark
soru işareti

question tag
değil mi sorusu

questionable
kesin olmayan, tartışılabilir, kuşkulu, şüpheli, kuşku uyandıran

questioning
soru sorar gibi, sorgu dolu, kuşkulu

questionnaire
anket

queue
kuyruk, sıra, kuyruk oluşturmak, kuyruğa girmek

queue up
kuyruğa girmek, sıraya girmek

quibble
önemsiz konular üzerinde tartışmak, gerçek sorundan uzaklaşıp küçük şeylerle tartışma, lafı çevirme

quibbler
safsatacı kimse

quick
çabuk, hızlı, süratli, tez, çabuk, çabuk kavrayan, anlayışlı, zeki, çabuk parlayan, ateşli, tırnak altındaki duyarlı et, çabucak, süratle, hemen

quick acting
çabuk etki eden

quick ash
uçan kül

quick lime
sönmemiş kireç

quick motion
hızlı hareket, hızlandırılmış hareket

quick return
seri dönüşlü

quick-firing
seri ateşli (top)

quick-freeze
çabuk dondurmak

quick-sighted
keskin gözlü, çabuk anlayan

quick-tempered
çabuk öfkelenen

quick-witted
kavrayışlı, zeki, akıllı, çabuk anlayan

quicken
çabuklaşmak, hızlanmak, çabuklaştırmak, hızlandırmak

quickie
çarçabuk yapılan şey, hafifmeşrep kadın

quicklime
sönmemiş kireç

quickly
çabucak, süratle, hızla

quickness
hız, çeviklik, sürat

quicksand
bataklık

quicksilver
civa

quickstep
bir tür dans (müziği)

quid
ağızda çiğnenen tütün, paund, sterlin

quid pro quo
karşılık, bedel

quidnunc
meraklı, dedikoducu

quiescence
devinimsizlik, hareketsizlik, sessizlik

quiescent
devinimsiz, hareketsiz, sessiz, sakin, dinlenmede

quiet
sessizlik, sakinlik, durgunluk, gürültüsüz, sessiz, sakin, durgun, hareketsiz, dertsiz, belasız, huzurlu, mütevazi, yalın, sade, basit, gösterişsiz, (renk) donuk, mat, bkz.quieten

quiet down
yatışmak

quiet enjoyment
zilyetlik

quieten
(down ile) susturmak, susmak, sakinleştirmek, sakinleşmek

quietism
dingincilik, sakincilik

quietly
yavaşca, sessizce, hareketsizce

quietness
sessizlik, sakinlik, dinginlik

quietus
ölüm, hareketsizlik

quill
iri kuş tüyü, tüy kalem, kirpi dikeni

quill driver
yazar, karalamacı

quilt
yorgan

quilted
kapitone

quilting
yorgancılık, yorganlık malzeme

quim
am, amcık

quinary
beşli

quince
ayva

quinine
kinin

quinol
kuinol

quinoline
kuinolin

quinone
kuinon

quinquennial
beş sene süren

quins
beşizler

quinsy
anjin, farenjit, bademcik iltihabı

quintal
kental

quinte
eskrimde bir duruş biçimi

quintessence
timsal, mükemmel örnek

quintessential
özlü

quintet
beşli

quintillion
kentilyon

quintuple
beş kat, beş misli

quintuplet
beşiz

quip
alaylı/zekice söz, nükteli söz, iğneli söz

quire
yirmi dört tabakalık kâğıt destesi

quirk
garip rastlantı, garip olay, acayiplik, garip davranış (eğilimi)

quit
bırakıp gitmek, -den ayrılmak, terketmek, bırakmak, vazgeçmek

quit claim
davadan vazgeçme

quite
tamamen, tümüyle, büsbütün, tam olarak, bir dereceye kadar, epey, az çok, oldukça, hayli, cüda, (ünl.) Aynen öyle.Doğru

quite a bit
epeyce

quite a few
birçok

Quite so
Evet, Aynen öyle

quite something
olağanüstü şey, süper şey

quits
(with ile) aynı düzeyde, denk, fit, anlaşmaya varmış

quittance
misilleme, karşılık, borçtan kurtulma

quitter
işi bırakan kimse, dönek, hain

quiver
ok kılıfı, sadak, okluk, titreme, titretmek

quixotic
Don Kişot gibi idealist ve hayalci

quixotism
donkişotluk, gereksiz kahramanlık

quiz
kısa sınav, yoklama, bilgi yarışması, sorular sormak, sorguya çekmek

quiz master
yarışmada soru soran kimse

quiz programme
bilgi yarışması

quiz show
bilgi yarışması

quizzical
şakacı, alaycı, komik, eğlenceli

quod
hapishane

quoin
duvarın dış köşesi, köşe taşı, takoz, kıskı

quoit
çubuğa geçirmek için atılan halka, ç.halka oyunu

quondam
eski, sabık, önceden

quonset hut
çelik baraka

quorum
yeter çoğunluk, salt çoğunluk

quota
pay, kota, kontenjan

quota candidate
kontenjan adayı

quota system
pay jüyesi

quotable
aktarılabilir, söylenebilir

quotation
alıntı, iktibas, aktarma, parça, geçer değer, rayiç, piyasa, maliyet belirleme, maliyet tahmini

quotation mark
tırnak işareti

quote
alıntı yapmak, iktibas etmek, anmak, zikretmek, fiyat vermek, iktibas, alıntı, sunulan fiyat

quoted
kote edilmiş, fiyat teklif edilmiş

quotidian
günlük, her günkü

quotient
bölüm


Submit a name